Portakallı kek kokusu!

Duygu Can 22 Aralık 2015

Hep bir ‘neden’ üzerine kurulu dünyam!

Bir sürü şey bir nedenle oldu ve bir başka nedenle bitti. Bir sürü şey bir neden için kafamda yer etti, bir sürü şey de başka bir neden için zihnimden düştü geberdi!…

Bunu tekrarladıkça yaşadığım olaylar zincirine çok anlam verebiliyorum. Ve sanki güzelleştiriyorum, elimi değip bıraktığım her şeyi, gözlerine bakıp çektiğim her gözü güzelleştiriyorum. Methiyeleri kendime, ruhuma, içime, özüme, kalemime, sevgime ve yorulmayan sevgi ile koşturan ruhuma dizi dizi yazıyorum. Ne olacak ki! Dünyanın her türlü pisliğine sövmekten bir adım ilerleyemiyoruz. Herşeye üzülmekten, herşeyin bizi kırmasına izin vermekten bir mısra inemiyorum aşağıya. Ve endişelerimden!… Onun bunun için, kendim için, ocakta dibi pişen yemek için, kahve makinasının bozuk ayarı için, şu elimden düşürüp de yerden almaya erindiğim kağıt parçası için, arkamda özgürce dağıttığım yatağımı biri gorse ne der diye düşündüğüm için yani anın tadını kaçırmaya yetecek tüm endişelerime esaretim için üzgünüm bugün! Kendime methiyeler, övgüler, güzel sözler söyleyip, gelecekte ellerimle çizeceğim sınırın ne kadar çiçekli olacağını düşünmek istiyorum.

Redifli redifli şiirlerle doldurabilirim sayfaları ama acele ediyorum bir yandan. Gideceğim, kızımla yeni baştan okuyacağım hayallerimizi, gideceğim bir sevda kokusunun ellerime sineceğini hissedeceğim, gideceğim yolumun üstündeki kara bulutların kabusu olup, mavi beyaz bulutlarla üzerime baharı getireceğim, gideceğim hayattan ötede yaşadığım evimize portakallı kek kokusu sereceğim, gideceğim ve yeniden kendimi ‘uzak’ bulacağım!

Herşeyden ve herkesden ‘uzak’ bulacağım kendimi! Bu bulma hali ile insan olan gövdemi biraz küstürüp, ruhumda sevinç hecelerini yankılatacağım.

Yönetemediğim sürü ile algının ucunu bırakacağım, ‘olmuyorsa olmuyor’ ile arkadaşlığımın seviyesini arttırıp, “bugün düşerse yarın kalkar” kasetini walkmene takacağım ki umrumun dışında kalsın bazı ‘şey’ler!… Ben yine en iyi bildiğim şeyi yapıp, kalbimdeki ışıkla adımlarımı aydınlatacağım. Yılmadığım için, düştüğüm an yerde kalma süremi bile uzatmadan kalkabildiğim için özüme döneceğim, teşekkür edeceğim, ellerim kalbimde duracak bir süre, onu hissedecek ve onaracak yumuşacık gücü ile…

 

Yorum Yapın