Aylık Arşiv:

 

Sadece bir gün kelebek ol!

Duygu Can 30 Nisan 2014

Ömrümün sabit bir döneminde kelebeklere üzüldüm durdum. Tanrı onları neden bu kadar güzel yarattı da sadece 1 gün ömür biçti diye? Aslında her kimsenin ya da her şeyin bir nedeni olduğuna içtenlikle inanmakla başladı, sorgulama. Bunun da bir nedeni olabilir mi acaba? Sonra biri dedi ki; düşünsene ömrünün büyük bir bölümünü tırtıl olarak yaşıyorsun ve… Okumaya devam edin »

 

Yalnızlığa tahammülün var mı?

Duygu Can 28 Nisan 2014

Kişinin yalnızlığa tahammül edebilmesinin en gerekli koşulu, bir ‘öteki’nin kendisinde yarattığı emniyet hissidir. Bilinçaltında son derece kabul edici ve verici bir ‘öteki’ varlığı bulunan kişilerin yalnızlığından korkulmaz. Bununla baş edebilir ve hatta bunun gerçekleşmesi için şartlarını düzenleyebilir! Sen, yalnızlığa ve Allah’a mahsus gibi görünen ‘bir başınılağa’ katlanabiliyorsan ve artık bundan mutlu da olabiliyorsan, geçmişte bilinçaltına… Okumaya devam edin »

2

Belleğimde misin?

Duygu Can 15 Nisan 2014

Belleğimi bulabilirsem yazdığım kitabı tamamlayacağım diye hayıflanan Proust, artık tüm ümidini kesmiş iken belleğini bulur! Demli bir çaya batırılan bisküvinin kokusu birden tüm belleğini canlı hale getirir! Yani çaya batırılmış bir bisküvi ile iradesizce belleği çalışmıştır. Şimdi bu anektod bir köşede dursun. Ben başka bir şeyden bahsetmek istiyorum. Baharın başlarında, bana ne getirmiş, bavulundan ne… Okumaya devam edin »

 

Yeni nesil hazlar!

Duygu Can 11 Nisan 2014

Modernize olmuş ‘insan’ın temel meselelerinden birisi de, ölümle yüzleşememesidir. “Kemal Sayar” Ölüm hadisesi başına gelmiş herkes ivedilikle ‘inkar’ etmeye yöneliyor. Bu da varoluşun bir gereği olan ‘ölüm’ ile yüzleşememek sorununu doğuruyor. Yüzleşemediğimiz her olay da bizde analjezik müdaheleler ile düzelemeyecek ağrılar oluşturuyor. İnkar ettiğimizden de başımıza gelmiş yokluk ile derdimizi bir türlü halledemeyip, yokluğu içimizdeki… Okumaya devam edin »

2

Noktala’ma!…

Duygu Can 9 Nisan 2014

Oturdum kaldım şu sofranın kıyısında.ellerim dizlerimin üzerinde, gözlerim de ellerimde.bilmem ki bir kadın duruşu mu yapıştı benim hizamın üzerine.ve sen buldun mu kalbimi emniyetsiz bir şeritte.savrulmuş ruh parçalarımdan yaptığın bulmacanın uçlarını yakmış kimsesiz bi heybe.aldığım tüm haberleri üçüncü sayfaya taşımış haysiyetsiz bir çehre.sen de şimdi yüreğimin harflerinin yazıya dökülmüş haline sakın yüz verme.içinde türlü türlü… Okumaya devam edin »

2

A-normal derecede “normal”im!

Duygu Can 7 Nisan 2014

Her şeyi “normal”leştiren psikologların düzenli aralıklar ile psikolojik destek almasının gerektiğini düşünüyorum. Yaşadıkları normallik sendromunun da “normal” olduğunu yine bir meslektaşlarından duyacakları için normalüstü bir yaşantının içine sürükleneceklerdir. Yani bazı yaşantılar, “a-normal” ama bunun üzerine söylenen her söz “normal” dir. Bazı “a-normal” şeyler hisseden kişiler aslında “a-normal” derecede “normal”dir. Şimdi bu kelimelere bakışınız ve bakamayışınız… Okumaya devam edin »

HESABINIZA GİRİŞ YAPIN

Şifrenizi mi unuttunuz?

DUYGUCAN.COM İÇİN KAYIT OLUN