deneme

2

Karmakarışık!

Duygu Can 2 Eylül 2015

Bir sedir döşek, azıcık sert ve seni kendi üzerinde tutarken sana varlığını hissettirecek, Şöyle az bir şeker ve üzerine dökülen sıcak bir çay, kaşığın her dönüşünde kulağını delen yırtık sesi… Annenin mutfakta gördüğü işin şakırtısı ve bulaşık tabakların onun ellerinde hunharca çitilenişi, Belki bir kış mevsimidir ve soba sana sıcak sıcak bağırıyordur. Bilmem kaç kuşak… Okumaya devam edin »

 

Hayatta ‘geri’ butonu yok!

Duygu Can 24 Nisan 2015

Bir yerlerde duruyordu ama bulamıyordum, Aslında yakındım ama “soğuuuuk” diye bağırıyordu çevreleyenlerim. Peşinden gittiğim şey gölge kadar silik ve gerçekti. Müziğin basını ve zorlukların derecesini arttırmışlardı… Tahterevallide beni kaldıracak karşımdaki koltuğa sürekli ağırlık koyanlar vardı! Ben havalanırken, içine biteviye hava çekenler, salıncaktaki ilk hızım için arkamdan itmeyenler, nazar boncuklarımı alıp alıp kaçan tembihli çocuklar, sigarayı… Okumaya devam edin »

2

Vazgeç! Kış ısınıp yaza dönsün!

Duygu Can 20 Nisan 2015

Kendimi ıspatlamaktan vazgeçtim! : İnsan hiçbir zaman kendini bir şeyi ispatlamak zorunda hissettiği zamanlardaki kadar çok efor sarf etmiyor. Bunu anladığımdan beri, azıcık da kendime kalsın enerjim deyip, bundan vazgeçtim. Kimsenin, hiçbir zihniyetin bir şeylerin ispatlanabilir olduğunu bilmesine izin vermeyeceğim. Önlerine koyacağım, bu gerçektir ister al kullan ister bırak öyle kalsın diyeceğim. İyileşmesini istediğim yaralarım… Okumaya devam edin »

 

Katlanıyoruz!

Duygu Can 9 Nisan 2015

“Yaşamak, hayata katlanmak demek!” Teoman, ‘Çölde Çiçek’… Yaşıyoruz demekle yaptığımız şeyin tam anlamı ‘katlanmak’ aslında.“Mutsuzluktaan sarhoşuum!…” diyen adamla aynı adam bu cümleyi nefis bestelerinin içine serpiveren. İnsanda kendisini düşünmeye iten şeylere doğal bir eğilim var gibi… Düşünüp kalıyorsun şarkıyı dinledikten sonra, içgüdüsel seviyorsun bu cümleleri… Hayatımın kısa evrelerinin hepsinde gerçekleşmiş böyle cümleleri bulup, onları türetmek… Okumaya devam edin »

2

Tüketim Tanrısı!

Duygu Can 1 Nisan 2015

“Dur bi zengin selfie’si çekeyim! Arkaya kristal kadehler, Bulgari’nin parfümunu bırak şampuanını alır kafama sürerim imajını veren minik dozlu şampuanlar, Lancome ile kırışmıyorum pozu, şu arkamda duran pudra ile senin bir aylık akşam yemeğin birbirine denktir meydan okumaları ve bunlar gibiler…” Zengin selfielerinin vicdansızlık içeren tablolarında artış ile yoksullar ordusunda sistemli bir genişleme eş zamanda… Okumaya devam edin »

 

Kendin!

Duygu Can 13 Mart 2015

Bir sürü çaresiz ve zengin insan olmasa idi, eskiden arkadaşlar arasında, büyük-küçük arasında geçen diyolaglarda verilen ‘Hayat dersi’nin şimdilerde profesyonellerce verilen ‘koç’luk hizmetine dönüşmüş hali ciddi maliyetler yaratmazdı!… Hayatınıza ‘yön’ verecek, profesyonel hizmetlerin akıl almaz fiyatlarını duyunca insanların para kazanma yöntemlerini çok abes buluyorum. Bana göre içeriğinde;  ‘ukala’, ‘hızlı yanıt alınmaz’, ‘iş yapım sürecini uzatır’,… Okumaya devam edin »

HESABINIZA GİRİŞ YAPIN

Şifrenizi mi unuttunuz?

DUYGUCAN.COM İÇİN KAYIT OLUN